BURASI DA TÜRKİYE!…
TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASASI (*)
…
III. Devletin bütünlüğü, resmî dili, bayrağı, millî marşı ve başkenti
MADDE 3– Türkiye Devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür. Dili Türkçedir.
Bayrağı, şekli kanununda belirtilen, beyaz ay yıldızlı al bayraktır. Millî marşı “İstiklal Marşı”dır. Başkenti Ankara’dır.
IV. Değiştirilemeyecek hükümler
MADDE 4– Anayasanın 1 inci maddesindeki Devletin şeklinin Cumhuriyet olduğu hakkındaki hüküm ile, 2 nci maddesindeki Cumhuriyetin nitelikleri ve 3 üncü maddesi hükümleri değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif edilemez.
…
TBMM’nin sayfasını açıp anayasamızı okumak isteyen herkes yukarıdaki ifadeleri ve sonrasını bulacaktır karşısında. Buraya taşıdığım hükümler 4. Madde de ifade edildiği gibi değişmeyecek olan hatta değiştirilmesi teklif bile edilemeyecek olan hükümlerdir. Buradan hareketle bazı farklı bilgileri de paylaşmaya devam etmek istiyorum…
Nüfusu 300 milyonun üzerinde olan ABD’de, etnik köken olarak “Amerikalı” diye nitelendirebileceğimiz insan sayısı sadece 22 milyon. Gerisi Alman, İrlandalı, İngiliz, İspanyol, Meksikalı, İskoç… Hatta ülkede yaşayan İrlandalı ve İskoç nüfusun kendi ülke nüfuslarından daha fazla olduğu söyleniyor.
Amerika’da, 2007’de geçirilen “Dil Kanunu” ile tek bir resmi dil kabul ediliyor; İngilizce. Amerika’da kesit olarak 110 milyon ana dili İspanyolca-Portekizce olan insan bulunuyor. Bu oran ABD nüfusunun 3’te 1’ini oluşturuyor.
Gelelim Almanya’ya… Almanya’da Federal İstatistik Dairesinin, 2011’de yaptığı nüfus sayımı raporunda yer alan verilere göre ülkenin nüfusunun 80,2 milyon olduğu görülüyor. Yine aynı rapora göre Almanya’da yaşayan yabancı ülke vatandaşlarının sayısının 6,2 milyon olduğu, Türklerin sayısının ise 2.7 olduğu anlaşılıyor. Bu sayıya Alman vatandaşlığına geçmiş olan 600.000’e yakın kişiyi de eklemek gerekir aslında. Yani yaklaşık 3 milyon Türk’ten bahsediyoruz. Göçmen kökenlilerin sayısı ise 15 milyonla toplam nüfusun yüzde 18,9’unu oluşturduğu anlaşılıyor.
Bu bilgileri neden verdim?…
ABD, 2007 yılında İngilizce Dil Birliği Kanunu’nu çıkardı ve İngilizce’nin kullanılması konusunda zorunluluk getirildi… Kanunun gerekçeleri de şöyle:
1) Eğitim ve resmi yazışma masraflarından tasarruf sağlamak
2) Ülkedeki az gelişmiş bölgelerin dil farkı sebebiyle geri kalmalarını önlemek (Birleşmiş Milletler ’in, resmi dil için kullandığı gerekçe budur.)
3) İngilizce’nin “ABD’deki farklı etnik köken, kültür ve dilleri birleştiren temel olgu” olduğu gerçeğinin kabul edilmesi.
Simdi, ABD titizlikle bu kanunu uygulamaya yönelirken; Avrupa Birliği projesine rağmen, her Avrupa ülkesi kendi dilinde yayın ve eğitimde ısrarlı iken, Almanya’da yaşayan bunca Türk vatandaşı var iken kimse ne anadilinin o ülkede tanınmasını neredeyse talep bile ettirilemezken ülkemizdeki dil ve ülke içinde ülke tartışmalarının demokrasiyle alakasını kurmak çok zor.
O halde Almanya’da, özellikle Berlin Kreuzberg’de, Baden-Württemberg Mannheim’de neredeyse sadece Türklerin yaşadığı, Türk Mahallerinin var olduğu bu bölgelerde de biz bir talepte bulunalım bakalım neler olacak? Burayı “Avrupa Türkiye’si” diye adlandıralım diyelim bakalım?
Amerika’da 110 Milyon İspanyolca konuşan insan 2007’de yürürlüğe giren “Dil Kanunu” nedeniyle “ana dilde eğitim” talebinde bulunamıyor. Seçmeli dersler alabiliyor yalnızca. Ne bir Alman, ne bir Fransız, ne bir İtalyan, anadilde eğitim iddiasında bulunamıyor. Çocuğun, anadilini ailesinden öğrenmesi ya da istiyorsa seçmeli ders alarak öğrenmesi gerekiyor.
Yani birisi çıkıp da, Anayasa’dan AMERİKAN kelimesini çıkarın, İNGİLİZCE niye halâ resmî dil demiyor/diyemiyor… Şu Bölge Kızılderili toprakları diyemiyor… Dedirtilmiyor…
Almanya’da yıllardır Türkçe’nin Türkçenin seçmeli dersler arasına alınıp öğrencinin karne notuna etki etmesi mücadelesi veriliyor. Birçok eyalet ısrarla direniyor, mazeretler buluyor uygulamaya geçilmesini engellemek için.
Ama o ülkelerde o insanlar yaşamlarını sürdürmeye, azami derecede haklarından istifade ederek yaşamaya devam ediyorlar. Tıpkı yıllardır Laz’ı, Çerkez’i, Kürdü, Türk’ü, Rum’u, Ermeni’si, Çeçen’i, Tatar’ı… kol kola huzurla, mutlulukla, kardeşçe aynı şartlarda, demokratik haklarından istifade ederek Türkiye Cumhuriyetinde yaşadığımız gibi yaşamaya devam…
Orası ABD, diğeri Almanya ise Burası da sınırları Misak-ı Milli ile çizilen TÜRKİYE !…
MADDE 3- Türkiye Devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür. Dili Türkçedir.