#icebucketchallenge
ALS hastalığı ile ilgili duyarlılığı artırmak amacıyla dikkat çekmek üzere başından aşağı bir kova buzlu su döken ve birbirine meydan okuyan insanları gördüğümde “Ne kadar güzel, dünyada hala duyarlı insanların yaşıyor…” diye birçok insan gibi ben de sevinmiştim.
Beyinden, omurilik sinirlerindeki hücrelere elektriksel sinyallerin iletilmemesi olarak kabaca tasvir edeceğimiz bu sinsi hastalığın varlığından haberdar olmayan, yüzlerce belki de binlerce insan haberdar oldu, yardım edebilen yardım etti, edemeyen de sesini duyurmak için etkinlik yapmayı sürdürdü hatta sürdürüyor…
İşin bu kısmı gerçekten takdire şayan… Lakin işin çığırından çıkıp eğlence boyutuna varmasının yanı sıra -ki bu hastalar ve hasta yakınları için üzücü olmakta- ben asıl ‘dikkat çekmek için yapılan etkinliğe’ dikkatinizi çekmek istiyorum şimdi.
Yaşlı dünyamızı gelecekte tehdit edecek olan; olmazsa olmazlardan biri “SU”yu çok hafife alıyoruz gibi geliyor çünkü bana…
Dünyada yapılan araştırmalar su konusunda şimdiden kırmızı alarma geçmişken, Afrika’nın uzun yıllardır kuraklığın pençesinde olduğu herkesçe bilinen bir gerçekken; kuraklık çeken fakir ülkelerde her beş kişiden biri temiz sudan mahrum, 1,2 milyar insan ise içecek suya muhtaçken; kirli suların yol açtığı hastalıklardan her yıl 2,2 milyon insan ölmekte ya da hayatta kalma mücadelesi vermekte iken…
Dünyada, her sekiz saniyede bir çocuk susuzluk ya da uygun sıhhi tesis eksikliğinden ölmekte iken, kız çocukları suya ulaşmak için harcadıkları zamandan dolayı okula devam edememekte, ishalden hayatını kaybeden 5-6 yaş altındaki çocukların sayısı günde 4 bin 500’ü bulmakta iken;
Dünya üzerinde 2,4 milyar insanın yaşam mevkilerinde su arıtma tesisi bulunmamakta, fakir ülkelerdeki sanayi atıklarının yüzde 70´i ve kanalizasyonların yüzde 90´ı doğrudan su kaynaklarına karışmakta iken (Avrupa´da kişi başına 160 litre su tüketilirken bu oran bir Afrika ülkesinde 5-10 litredir ve bu suya ulaşabilmek için kilometrelerce yol kat edilmek zorunda kalınmaktadır.)…
Üstelik içme suyu probleminin çözülmesi halinde pis sudan kaynaklanan salgın hastalıklardan ölen en az 1.6 milyon kişinin hayatını kurtulabileceği düşünüldüğünde “Kaş yapalım derken, göz çıkarmayalım” demekten kendimi alamıyorum doğrusu. Evet, gerçekten de yardım düşüncesi mükemmel bir fikir ama lütfen kova kova suyu başımızdan aşağı dökerken bazı hassasiyetlerimizi de yitirmeyelim ve çocuklarımızın, torunlarımızın hatta onların da torunlarının geleceklerini düşünelim. Yaşlı dünyamızın geleceğini düşünelim…
Haydi, suları harcamadan yardımlarımızı yapalım… ALS hastalarına ve ihtiyaç duyan tüm insanlara elimizi uzatalım… Meydan okumamızı “Herkes bir ALS hastasını ziyaret etsin, bir hastaya maddi, manevi destek olsun!” diye yapalım… Bir ziyaret, bir yardım çeki fotoğrafı, videosu paylaşalım…
Hasta insanlar için el ele verelim ama gelecek nesillerin hasta olmasına müsaade etmeyerek, temkinli davranarak… Sağlık için, sağlıklı nesiller için meydan okuyalım…