ÖĞRENMEYE GEREK YOK!

Dünya globalleştikçe, marjinal düşünceler, renkli fikirler törpüleniyor ve ortaya tek tip bir insan modeli çıkıyor. Fabrikada seri üretime geçilen robotik bir grilik hâkim oluyor dünyaya. Zenginliğin ve çeşitliliğin yerini tekdüzelik alıyor. Herkes gün geçtikçe birbirine benziyor. Görüntümüz, davranışlarımız, hayallerimiz ve fikirlerimiz çeşitliliğini yitiriyor.   

Teknoloji gelişip, dünya değiştikçe her şey daha iyi oluyormuş gibi görünse de hayat günden güne rengini kaybediyor.

Eskiden okullarda öğretilenler, kırpılıp kısırlaştırıldıkça, insanların yerine bilgisayarlar düşünüp tasarlayıp ürettikçe, yapay zekâların geliştiği nispette, insan beyninin gerilediğini düşünüyorum. Eskiden ezbere bildiğimiz en basit şeyleri bugün bilgisayarlara sorar olduk.

Öğrenmeye gerek yok, nasılsa internet var, yapay zekâlar var. Düşünmeyen beyinlerin gittikçe nasıl köreldiğini hiç fark etmiyor musunuz? Korkarım, bilim kurgu filmlerinde bugün izlediklerimiz yarın gerçek olacak ve yakın gelecekte embesil insanları yöneten robotlar dünyaya hâkim olacak!

Ne demişti atalarımız “İşleyen demir ışıldar.” Biz beyinlerimizi tembelleştirdikçe eğitimin-öğretimin içini boşalttıkça günden güne gelişen yapay zekâların elinde oyuncak olmaya mahkûm olmamız kaçınılmaz. Yapay zekâları tasarlayan beyinlerin daha gelişmiş versiyonu insanları yetiştirmediğimiz sürece korkularımda haklı değil miyim?

Bu sebeple lütfen çocuklarımızın eğitimine önem verelim. Onların mümkün olduğunca çok okumalarına, gezip görmelerine imkân verelim. Sonra okudukları ile ilgili onlarla konuşalım. Onlara araştırma yapmayı öğretelim.

Günümüzde ebeveynlere çok büyük sorumluluklar düşüyor. Çocuğumu okula gönderdim, orda öğrensin deyip bırakmayalım lütfen. Çocuklarınızın okullarda belirli kalıplara sıkıştırılan müfredatın esiri olmalarına izin vermeyin. Ağaç yaş iken eğilir. Yenidünya düzeni tek tip insan üretimi modeline geçti diye hemen size sunulanı kabullenmeyin. Aman çocuğum yorulmasın, bu kadar öğrendiği yeter demeyin lütfen. Öğrenmeye en açık oldukları dönemde sınırlamayın onları.

Yetmez, daha fazlasını öğrenebilirsin deyin. Destekleyin, yapabileceklerine inandırın onları. Zira yapılan araştırmalara göre beyin, kesinlikle statik bir yapı değildir. Daha ziyade sıcak bir plastik gibidir. Onu istediğiniz şekle sokmanız mümkündür. Buna bilimde “nöroplastisite” denmektedir.

Örneğin matematiğin veya fiziğin temellerini ilkokulda ilk kez öğrendiğinizde, beyninizdeki 100 milyar kadar nöronun bir kısmı, bu yeni bilgiyi işleyebilecek şekilde yeni bağlantılar kurmaktadır. Siz bu alanlara ne kadar çok eğilirseniz, anlayamadığınız şeylerin üzerine ne kadar çok giderseniz, beyninizdeki bu bağlantılar da güçlenmeye ve sayıca artmaya başlar.

Yani siz öğrendikçe, beyninizin yapısı değişir ve gelişir!

Ebeveynler olarak gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakmak kadar bu dünyayı yaşatmaya devam edecek bir nesil bırakmak da borcumuz.

Bugün dünyayı yönetenler, belki tüm hâkimiyeti ele geçirmek belki kontrolü elden çıkarmamak belki bilmem hangi sebeplerle yeni nesli sıradanlaştırıp tek bir kalıba dökmeye çalışsa da bizler; düşünen, fikir üreten, yorum yapan, doğruyu ve yanlışı bilimin, sanatın, edebiyatın ve tabii felsefenin ışığında sentezleyebilen nesiller yetiştirmek zorundayız.

Çocuklarımızın daha iyi daha kaliteli bir yaşam sürebilmesi için onlara sunulan bu hazır ortamın içinde kendilerine dayatılanla yaşamaktan ziyade; onları, bu ortama hâkim olabilecek, bu ortamı geliştirip kendi fikirleri ile besleyip geliştirebilecek şekilde yetiştirmek zorundayız.

O yüzden devir sadece hazır verilene güvenip devam etme devri değil, bizlerin de çabalayarak pişen çorbaya tuz katmaktan öte çeşitli baharatları da ilave etme devri.

Bizler ve bizden önceki nesiller beyinlerine yüklenen bilgiler nedeniyle bir sıkıntı yaşamadığımıza göre bizim çocuklarımız da öğrenecekleri yeni bilgiler yüzünden bir sıkıntı yaşamazlar, korkmayın.

Zira koskoca bir dünyada tek tip bir yaşam kabullenilemez. Moda tek tip, ideolojiler tek tip, sanat tek tip, edebiyat tek tip hatta çizilen güzel insan modeli yüzünden yapılan estetik müdahalelerle insanlar bile tek tip…

Milyarlarca insanın yaşadığı bir dünyada kabul edilebilir bir şey mi bu?

Lütfen önce etik kuralları, sonra da hoş görü ve tevazuu öğrettiğiniz çocuklarınıza hangi alanda yetenekleri varsa o yönde kendilerini geliştirecek şekilde zenginleştirecek bir eğitim sunun. Hazırı beklemeyin. Artık sadece okullarda öğretilenler, onların zengin ve çok yönlü bir kişilik geliştirmelerine yetecek durumda değil!

Dünya çığırından çıkmış, gereksiz hırsların esiri olan insanların hükmünde lüzumsuz kavgaların, savaşların içine sürüklenirken kötülük, bunlara “dur!” diyebilecek insanların yoksunluğunda , çığ gibi yuvarlanarak büyüyor. Ve bizler çocuklarımıza iyi bir gelecek bırakalım derken kaotik bir dünya bırakmanın sorumsuzluğu ile bu dünyayı terk edip gitmeyelim lütfen.

Daha güzel daha yaşanabilir daha barışçıl bir dünyayı; hırsından, egosundan, bencilliğinden arınmış eğitimli insanlar ve onların yetiştirdiği bir nesil ancak yeniden inşa edebilir.

Sağlıcakla kalın…

Paylaşın herkes okusun ;

Bir cevap yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir