“OY”UNA SAHİP ÇIK!

Bu sabah gazetelerin köşe yazılarını okurken bir yazı başlığı ilişti gözüme. “Oy ve Ötesi Uyarıyor: Sandığına ve Oyuna Sahip Çık!” Tam da 23 Ocakta askılardan indirilecek olan isim listelerini hatırlatmak konusunda bir şeyler yazayım, çorbada benim de tuzum olsun derken bu yazıyı okumak iyi geldi. Neden mi?…

İnsanların bir şeyler yapma isteği hoşuma gitti, belki de bu yüzden. Son günlerde basın,yayın kuruluşlarında izlediklerimiz herkesin kafasını allak bullak etmişken bir de boşluğa düşmüşlük hissine kapıldı insanlar… Biz ne yapabiliriz?… Elimizden bir şey gelse de yapsak telaşına kapıldı herkes.

İşte tam da bu noktada yaklaşan seçimler ve bu seçimlerde bir vatandaşlık görevi olan oy verme görevimizi yerine getirmek bizim görevimiz. Öncelikle “ Benim, bir oyum var; kullansam ne olur kullanmasam ne olur!…” zihniyetinden herkesin kurtulması gerek.

Okuduğum yazıda;  son seçimlerde İstanbul’da ikamet eden 8,8 milyon seçmenden 1,6 milyonunun sandığa gitmediğinden ya da geçersiz oy kullandığından bahsediliyor. Bu çok büyük bir rakam. Yaklaşık %20’lik bir oran. Buna bir de yeni oy verecek olan 600-700 bin seçmeni de eklerseniz…

 Kaldı ki bu rakamlar sadece İstanbul’a ait, bunu bir de Türkiye genelinde düşünürseniz…

İstanbul’da Y Kuşağı gençleri olarak nitelendirdikleri yeni oy verecek gençleri bilgilendirmek üzere bir grup sorumluluk sahibi genç girişimci “Oy ve Ötesi” adı altında hiçbir siyasi eğilimi desteklemeyen bir grup kurmuşlar. Amaçları İstanbul’da bir bilinçlendirme kampanyası düzenleyerek ulaşabildikleri kitleleri bilinçlendirmek.

Adaylar kim? Hangi ilçelerden kimler aday? Şu ana kadar neler yapmışlar? Ne tür vaatlerde bulunmuşlar? …

Bu konuda tüm adaylarla görüşüp kısa tanıtım filmleri hazırlayıp gençlerin en çok takip ettiği internetten yayınlayarak onları bilgilendirecekler. Bunun haricinde, gönüllü sandık gözetmenliği için İstanbul’daki tüm sandıkların başına birer temsilci bularak sandıklardan çıkan oyları görüntüleyip Oy ve Ötesi merkezine göndermek suretiyle şeffaf bir seçim olduğunun takibini de yapabilecekler.

Oylar sayılırken sandık başında bulunanların yanlış anlaşılmaması için “sandık müşahitliği” hakkından bahsediyorlar ayrıca. Sandık başında bekleyecek kişiler, kendilerine verilecek yaka kartları ile YSK’nın tanıdığı hak doğrultusunda oylar sayılırken ORDA bulunabilecekler.

Sabancı Üniversitesinden bir grup öğrencinin, ayarladıkları bir otobüsle kütükleri kendi şehirlerinde olan öğrenci arkadaşlarını Nüfus Müdürlüğüne götürdüğünü okurken çok etkilendim. Işık, Bahçeşehir, Marmara üniversitelerinde de benzeri çalışmaların olduğunu okudum. İşte dedim Atatürk’ün cumhuriyeti emanet ettiği gençlik!… Gençlerimizle gurur duydum.

Bunları bilmek çok önemli. Bu duyarlılığı her ilde gösterecek gönüllü, bilinçli organizasyonlar sayesinde vatandaşlık görevimizi sağlıklı bir şekilde yerine getirebiliriz. Oy kullanmak, her vatandaşın demokratik bir ülkede sorumluluğudur. Bu sorumlulukları yerine getirmekle vatandaşlık görevimizi yerine getirdiğimizi bilerek büyük bir ciddiyetle mesuliyetimizi yerine getirmeliyiz.

Dilerim bu “Oy ve Ötesi” grupları tüm illerde yaygın hale gelir ve ihtiyaç duyan gençlerimizi de bu konuda bilinçlendirir.(İstanbul’da olanlar için: www.oyveotesi.org)

Şimdi ilk iş olarak, muhtarlıklardan isimlerimizi kontrol etmeye!… Hatta kendi isimlerimizi kontrol ederken eş, dost isimlerine de bakarak mahallenizde olmayan isimleri görürseniz bu konuda da muhtarınızı uyararak bilinçli bir vatandaş olarak görevinizi yerine getirmeye!