-
AHLÂK
Eğitimin olmadığı yerde ahlaksızlık hüküm sürer… Bundan yedi, sekiz sene evveldi. Stuttgart’ın kalabalık alışveriş merkezlerinden birinin kapalı otoparkına arabamı park etmiş, alışverişe gitmiştim. Bir saatten fazla dolaşmışımdır. Alışveriş sepetimi getirip eşyalarımı arabama yerleştirirken bir de ne görsem iyi!? Cep telefonum arabamın üzerinde durmuyor mu? Önce benim değildir benzeri başka bir telefon mu demeye kalmadan baktım ki benim telefonum. Biz de adettendir ya “Helal para bak, bir şey olmamış!” diyerek alıp çantama koydum. Ama durup düşününce başka memleketlerde durum böyle değil, o zaman param haram da şimdi mi helal? Yok, o öyle değil işte. Çok şükür bu güne kadar haram lokma geçmedi kursağımızdan. Alnımın teriyle kazandım hep. İşte o zaman, hikâyemin…
-
#AZRAİL
Bu kaçıncı sayfa yırtıp attığım? Kalem, kâğıttan utanıyor; kâğıt, kalemden. Mürekkep, akmak istemiyor kelimelerin üzerine, bunca kanın aktığı yerde. Ellerim titriyor, aklım kabına sığmıyor, bir gidiyor, bir geliyor. Yazdığım her kelime, kifayetsiz, ruhsuz, anlamsız kalıyor. “Allah’ım, sen aklımızı koru!” ama sadece aklımızı değil “Kadınlarımızı, çocuklarımızı, gençlerimizi, yaşlılarımızı, kısacası hepimizi koru!” Siz, kafanızı kaldırıp etrafınıza baktığınızda etrafınızda güvenebileceğiniz hiç kimse görememek, herkesi katil zanlısı bir psikopat olarak görmek nedir bilir misiniz? Hele bir empati yapın ve çevrenize o gözlerle bakın, anlarsınız ne demek istediğimi! Herkes, ekran başında film izler gibi izlediği görüntüleri, kendi başına gelmeyecekmiş gibi izlerse zaten vah halimize! Ki ne yazık ki son zamanlarda durum öyle oldu. Şiddet içerikli…
-
BİR SUÇLU ARIYORUM!
“Bazen sesimi değil de kelimelerimi yükseltmek geliyor içimden .” Hümeyra KAYA Bazen sesimi değil de kelimelerimi yükseltmek geliyor içimden. Âşık Veysel’in tabiriyle iki kapılı bir handa yürüdüğümüzü unutup hayatla canhıraş mücadeleler içine giriyoruz ya şaşırıyorum. Ölümün varlığını bilen tek canlı türü olan insanların bu kesif mücadelesini anlamakta güçlük çekiyorum. “Kefenin cebi yok ki nereye götüreceksiniz?” diyesim geliyor ama ne kadar yüksek sesle bağırsam da bazılarının hiç kısılmayan sesleri arasında duyulmadığını görebiliyorum. O yüzden sesimi değil de kelimelerimi yükselteyim diyorum ama arkama dönüp baktığımda okumayan bir millet olduğumuzu görüyorum ve sarf ettiğim kelimelerin de boşuna olduğu kanaatine varıyorum. -Tıpkı bu satırları da okumayacak olan okumayı zül sayan insanlar gibi!- Yani aslında…