-
CARPE DİEM
Uzakdoğu’da kaplanların kovaladığı bir zen ustası, bir uçurumun kenarına kadar gelir. Kaplanlar, hemen arkasındadır ve yetişmek üzerelerdir. Usta, uçurumun kenarından aşağıya sarkan bir sarmaşık görür ve hemen ona tutunarak aşağı sarkar. Fakat aşağıda da başka bir kaplan olduğunu fark eder. O sırada tutunduğu sarmaşığın kökünü iki kır faresi kemirmektedir. Usta o esnada çok güzel, kıpkırmızı bir dağ çileği görür. Uzanarak onu alır ve yer. Hayatında yediği en güzel ve en lezzetli çilek olduğunu düşünür. Zen ustası, en tehlikeli ve ölümcül anda bile şimdiyi yaşamaktadır. O ana yoğunlaştığı için o ana ait her şeyi fark edebilmiştir. Geçmiş, gelecek ve içinde bulunduğumuz anı sembolize eden bu küçük hikâye aslında bize çok büyük…