• Köşe Yazıları

    KÜLLERİNDEN DOĞAN BİR MİLLET VE CUMHURİYET!

    101. yaşın kutlu olsun asırlık koca çınar! 29 Ekim, bizler için sıradan bir gün değil; cumhuriyetle taçlandırdığımız bir milat, tek yürek olmuş bir halkın karanlıktan aydınlığa yürüyüşünün en büyük simgesidir. Bu yolun en önünde şüphesiz, milletimizin kalbinde taht kuran Gazi Mustafa Kemal Atatürk yer alır. Bu nedenle Atatürk bizler için, askeri dehası ve öngörüsüyle sadece bir savaş kahramanı değil, aynı zamanda milletimizin uyanışını sağlayan eşsiz bir kıymettir. O, milletimize kendi kaderini tayin etme hakkını kazandırmakla kalmamış, aynı zamanda dünyaya da ilham olmuş bir liderdir. Hepimiz biliyoruz ki ulusumuz, verdiği çetin kurtuluş mücadelesi ile Anadolu topraklarında var olmak için kanının son damlasına kadar savaştı. Bir imparatorluğun yıkıntıları arasından yeniden doğmayı başaran…

  • Köşe Yazıları

    ÖZÜR DİLERİZ ATAM!

                   Cumhuriyetimizin 100. yılı kutlu ve umutlu olsun… Yaşasın cumhuriyet! Mutluyuz, gururluyuz cumhuriyetimiz 100 yaşında! Doğum günün kutlu olsun Türkiye’m! … Ne güzel sözler bunlar, gerçekten ne büyük bir gurur ve mutluluk bizim için. Özgür ve çağdaş bir millet olmanın, insanca yaşamanın, sürü psikolojisinden çıkıp kendi kimliği, kişiliği, fikri ve görüşleri ile ait olduğu toplumda gerçek bir birey olarak insan olarak var olmanın adı çünkü cumhuriyet. Birlik ve beraberlik içinde verilen muhteşem bir milli mücadelenin sonunda, devrimlerle döşenen aydınlık bir yolda, büyük önder Atatürk’ün liderliğinde az zamanda büyük işler başaran bir milletin torunları olarak bugün hâlâ özlemle sadece geçmişi yâd ediyor, gelecekten aynı umutla bahsedemiyorsak az zamanda başarılan o işleri…

  • Genel,  Köşe Yazıları

    RÜYA

    Cumhuriyetimizin 97. Yaşı kutlu olsun… Aynı gemideydi, kalbi aynı aşkla çarpanlar. Karadeniz’in hırçın dalgalarına aldırmaksızın, onunla ufka dikmişlerdi gözlerini. Rengi onun keskin bakışına çalan mavi, masmavi bir güneş parıldıyordu tüm Anadolu’da. Saçları gibi savrulan altın başaklar, rüzgârına kapılmış, sonsuzlukta dalgalanan al bayrağa doğru yol alıyordu. Çünkü ufukta Türkiye Cumhuriyeti bekliyordu. Türk Milletinin inancına, azmine demir atıyordu büyük bir kararlılıkla Samsun’da. Havza, Amasya, Erzurum, Sivas derken Edirne’den Ardahan’a kenetleniyordu koca bir millet. Karakteri, bağımsızlık olan, yüzyıllardır enginlere sığamayıp taşan insanlar, küllerinden doğan bu vatana aşkını, bağlılığını canı pahasına kanıyla yazıyordu. Vatan topraklarına atılan imzayı zarfa koyup düşmanlara postalarken Ata’m, yedi düvele duyuruyordu kurulan genç Türkiye Cumhuriyetinin adını. Çünkü o mektubun adres…