-
SIR
Saydam bir camın arkasına sır denilen çok ince metal bir tabakanın sürülmesinden oluşur ayna. Yani sır, bazı maddelere parlaklık verirken aynı zamanda onları dış etkilerden de korur, o maddenin dışarı sızmasını önler. Bir nesne parlaklığını yitirdiğinde , “sırrı dökülmüş” olur. Aynanın sırrı dökülürse, kendimizi aynada seyredemeyiz. Sır olmazsa, ayna da olmaz. Ayna olmazsa, biz kendimizi görebilir miyiz? Sır, hayatımızdaki gerçeklere erebilmemizi sağlayan dört başı mamur bir gerçekliktir. Tıpkı Mevlana’nın Mesnevi’sinde anlatıldığı gibi; “adamın biri yolda bir ayna bulur. Çirkindir, aynaya bakınca kendini görür ve çok çirkin olduğunu anlar. Sonunda aynayı tekrar yere atar ve şöyle der: Boşuna değil sahibin seni atmış, terk etmiş.” Aslında tıpkı bu örnekte olduğu gibi; sır,…